4 Mayıs 2012 Cuma

ERGEN HAYAT SENDROMU




Akşam babam aradı, dün eklediğim yazıyı okumuş ve üzülmüş. (meraklısına: http://barikaninkuyusu.blogspot.com/2012/05/mektup_04.html  ) Benim babam biraz gönül adamıdır, dayanamaz böyle yarım kalmış daha doğrusu yarım bırakılmış hikayelere. “Her şeyi zamanında yaşamak lazım” der. Ben de babama mı çekmişim ne yapmışım bilmem, atlar dururum her yere. Dilimi de tutamam. Kendini tutana da çok fena kızarım. Ne gerek var arkadaşım! Öteki dünyaya mı götüreceksin? Kefenin götünde delik mi açtın sanki? Ya da cep mi koydun diyelim. Kargo pantolonla mı gömecekler seni? (ya o pantolonun adı neden kargo pantolon bu arada?)
Ben söyleyeyim, götüremeyeceksin. Zırnık koklatmaz bu dünya sana, haberin olsun. Nereden mi biliyorum? Araştırdım. 100 kişiye sordum, 1 popüler cevap aldım gayet “götüremezsin” dediler. Bir de baktım ki zaten giden baya hızlı ve telaşlı bir halde gidiyor. Yani istese de yanına bir şey alacak vakti olmuyor. E ne yapacaktık? Tamam, “canım bir bekleyin ben ceketimi alıcam” dediğinde seni dinleyip bekleyeceklerine inanıyorsan ok, sen bir şansını dene. Ama ben şahsen pek tavsiye etmem. “Düş lan önüme” diye o orakla seni bi iteledi mi feleğin şaşar. Zaten kendisinin pek keyfi yok. Ayarı da yok. Şu son zamanlarda fark ettim ki; hiçbir şeyin ayarı yok.
“Hayat, biz planlar yaparken başımıza gelenlerdir.” Aslında hayat şudur ya da budur falan değil, hayat bazen çok puşttur! Görmezden gelin. Yokmuş gibi yapın. Dinleyin, “he, evet, haklısın” deyin ama bildiğinizi okuyun. Ergen çocuk-ebeveyn ilişkisi gibi. 15 yaşınıza dönün, yüzüne kapı çarpın, arkasından nanik yapın, ondan gizli evden kaçın, lafını dinlemeyin, sözünü dinlemeyin, terlik fırlatırsa depar atın, kaçın. Ciddiye almayın! Hayatı bu kadar ciddiye almayın. Çünkü o sizi hiç ciddiye almıyor. Valla diyorum.

1 yorum:

  1. Değerli site yöneticisi,bloğunuzdaki paylaşımlarınız çok yararlı oluyor ağır ceza avukatı olarak bu paylaşımlardan dolayı teşekkür ederiz.

    YanıtlaSil