En yanlış karar ve o karardan doğacak en berbat sonuç bile, kararsızlık ve belirsizliğin kafanızın içini kemirmesinden iyidir. Bu sabah itibariyle ben -ki saat 7 ye tekabül ediyor- bir karar aldım. Kendim için büyük ama insanlığın s.kne bile takmayacağı bir karar...
Annem sayesinde bir şey öğrendim: hayat, sizi hiç takmıyor! Siz onlarca konuda yüzlerce "acaba" ile debelenebilir, bir sonuca varamadan hepsini yarım bırakabilir, o saniye hayattan soğuyabilirsiniz ama hayat, hop deyip ortaya yeni bir konu sürer, her şey renk değiştirir. Ve bazen de işte öyle anlarda bir aydınlanma gelir insana. Aslında bunun Türkçesi şudur: çok fena sıtkınız sıyrılır! Benim de sıyrıldı. Dün öğleden sonra derin bir nefes aldığım sırada yanımda başka bir nefesi aradığımı fark ettiğimden bu sabaha kadar yavaş yavaş sıyrılan sıtkım; bu sabah itibariyle tamamen çıktı gitti. Oh olsun! Eh artık otuz yaşıma geldim hala sıtkımla iş yapıyorum, bana da hakikaten oh olsun!
Ama bu sefer korkaklık etmek yok, gözlerini kaçırmak yok, mırın kırın etmek yok. Yeterlerden yeter beğendim kendime. Aldım gidiyorum. Bana şans dileyin...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder