23 Mayıs 2011 Pazartesi

LEMAN SAM'IN DA DEDİĞİ GİBİ...

Bana dedi ki: daha ayrıntılı yazabilirdin. Evet, yazabilirdim, yazmamıştım. Ah ben daha neler yazabilirdim de yazmadım…

Neydi; yabancılarla iletişim. Aslında bazı durumlarda sizi hiç tanımayan bir yabancıyla konuşmak, sizi tanıyan biriyle konuşmaktan daha kolay ve daha çekicidir. Sizi tanımayan biri, daha ön yargısız yorumlar yapabilir. Sizi tanımayan, yumuşak karınlarınızı bilmeyen biri, zevkinden değil ancak saf merakından canınızı yakacak sorular sorabilir ama yabancılar sizin canınızı yakamaz; e dolayısıyla o sorular da canınızı yakmaz. Ve siz de daha rahat cevap verirsiniz. Kırmaktan, kızdırmaktan, yanlış bir yere parmak basmaktan korkmadan. Ağız dolusu konuşursunuz, ağlarsınız, zıklarsınız, küfür edersiniz. Espri dağarcığınız bir anda açılıverir. İroniden kinayeye koşarsınız. Bir serbestlik gelir, e ne de olsa karşınızda sizi yargılayacak biri yoktur. Yargılasa da sizi ırgalayacak bir tarafı yoktur. Sonra da çeker gidersiniz oradan. Bir daha görüşmeyecek olmanın, bir daha görmeyecek olmanın rahatlığıyla…

Acaba tek gecelik ilişkilerin de mantığı bu mudur? Bir daha görme ya da görmek zorunda kalma gibi bir sorunun olmayacağını bilmek. O an için, o kaç saatse işte o kadar saat için, tamamen yabancı bir vücuttan tamamen farklı bir zevk alma umudu mudur? Vücutlar değişince zevklerde mi değişir? Yoksa dedim ya sadece “umudu mudur?” Anlamlandırmaya gerek yok, gayet can istemesi de olabilir. Ama sabah olduğunda yahut gün ağarmadan, o yataktan kalkıp kendi yatağına gelmek; isim, telefon, adres, feysbuk, tivitır hiç biri olmadan, tertemiz, tertemiz? Yok o, ayrı bir mesele. Maksat kafalar temiz olsun…

Belki de öyledir işte. Bazen bir yabancının yanı, yöresi, yatağı daha istenesidir. Her şeyini olduğu gibi çırılçıplak ortaya döküp, döktüğün yerde bırakıp, öylece bırakıp yerine dönmek; bir tür ferahlamadır belki. İç açmaktır, aymaktır, silkelenip kendine gelmektir. Kaçtığın her neyse bunu, bir başkasının yüzünde görmektir. Görüp uzunca bir "haaa" çekmektir, evet demektir, emin olmak, olmasa da fikir sahibi olmaktır.

Bir gece hiç tanımadığın bir erkeğe, sırf birine benzediğini bahane edip “merhaba” demende bundandır






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder