11 Kasım 2011 Cuma

BARİKA'NIN ÇORAPLARI, 2.BÖLÜM



Yeni Sezon, 2. bölüm...
(unutanlar için 1.bölüm: http://barikaninkuyusu.blogspot.com/2011/10/barikanin-coraplari-yeni-sezon-1bolum.html)

Kahramanımız Barika, şüpheli şahsın da bir sevgilisi olduğunu öğrendikten ve kendi lanetine lanet okuduktan sonra hayatına kaldığı yerden devam etmeye karar vermiştir. Umutsuz iş kadını kıvamında, her neresiyse işte kaldığı yerden devam ederken, bir yandan da hala "çivi" ile görüşmektedir. Sonunda bir gece kendisini evinde ağırladığı "çivi" den çok ilginç bilgiler öğrenir. Geçmiş hayatı olaylarla dolu olan bu şahsiyetin anlattıkları bir an için ona zamanında David Copperfield gibi bir anda ortadan kaybolan "arnavut" u hatırlatmıştır. Ki "arnavut" da, aylar sonra durup dururken sosyal medya aracılığıyla kendisine hal hatır sormuş, Barika da ağzının payını nihayet verebilmiştir. Hayatına doğru adamı sokma, adamı hayatında tutma ve zamanında adam çıkarma konularında tam bir facia olan kahramanımız, en azından hayatından çıkardığı adamlara acımasız olma konusunda başarılıdır.
"çivi" den öğrendiklerinden sonra korkup kaçması gerekirken olanı biteni hiç sallamayan vurdumduymaz kahramanımız, bu boşvermişlikle valizini toplar ve Uzakdoğu'ya gider. Adını sanı bilinen ülkelerden bilinmez ülkelere uzanan bu seyahatinde kendisine eşik eden çatlak bir kanka ile beraber Uzakdoğu'nun altını üstüne getirirler. Tanıştığı (sırasıyla) bir Amerikalı, bir Fransız ve bir İtalyan ın üzerini kırmızı kalemle çizen Barika, elleri ve kalbi boş olarak (yine) yurda dönmüştür. Yurda dönüş esnasında "çivi" kendisini hava alanında karşılamak gibi bir hata yapacakken Tanrı ona ve tabi ki kahramanımıza acır ve karşılamaya gelemez. Böylece Barika, biraz daha zaman kazanmıştır. Ancak Uzakdoğu seyahati sırasında bir sürpriz olmuş ve şüpheli şahısla konuşmaya başlamıştır. Kendisine henüz isim koymamaya karar veren kahramanımız, şimdilik muhabbetten başka bir konuda eyleme geçmeyecek gibi görünmektedir.
Tüm bu karışıklık sırasında Barika, "date" in Rio'ya taşındığını öğrenir. "Copacabana Beach'te ev tuttum, hadi gel" cümlesi üzerine kafasını en yakın duvara vurup patlatmak istese de onun yerine olgunca gülümseyerek "ne iyi etmişsin" demeyi başarır. Kendisiyle gurur duyan kahramanımız, yurda döner dönmez anayurda gitmiş, bir haftalık ev-aile-eski dostlar küründen sonra nihayet kendi evine varabilmiştir. Eve döndüğünde "çivi" yi de kendi hayatında dönmüş bir vaziyette bulur ve geri çekilmeye karar verir. Bu arada şüpheli şahısla ne kadar çok ortak noktaları olduğunu öğrenmişler ve bir gün buluşmak üzere sözleşmişlerdir.
Her zamanki gibi yanlış kararlar alan ve yanlış zamanlarda yanlış adamlarla görüşen kahramanımız bu buluşmaya gidecek mi? "çivi" ile arasında olamayanlar yüzünden sıtkı sıyrılacak mı? Yoksa başından beri bildiği bu gerçekle yüzleşip onu da kırmızı kalemle silecek mi? Hiç sanmasak da, izleyip göreceğiz.

2 yorum: