Tropik iklime sahip ülkelerde yaşamanın bir artısı da bu iklime ait hayvanlarla cebelleşmektir. Artısı dedim evet, bağışıklık denen şey nasıl kazanılıyor sanıyorsunuz?!
Siz öyle aman üzerime sinek konmasın, aman yemeğime toz değmesin, aman gözüme çöp batmasın derken biz yere düşen karpuzu üfleyip yiyorduk. Öyle ıygghsh diyorsuuzn ama günün sonunda minnacık bir mikropla baş edemeyen siz oluyorsunuz. Kendi kendinizi merhum Michael Jackson'un çocuklarını yetiştirdiği steril alanlara hapsetmeyin ki vücudunuz dünya ile barışsın. Çocuğunuza da yapmayın. O çocuklar sonra üflesen zatürre oluyor. Beni de beş yaşıma kadar cam bebek gibi yetiştirmişler ama sonra ben kendimi o kadar bozmuşum ki; şimdi sokağa bıraksan bile belli bir dayanma sürem var.
İşte benim bu hali hazırda dünyayla barışık vücudum için tropik cins hayvanlar yeni bir aşama oluyor. Korkmayın bir maymun ya da bir yılan tarafından saldırıya uğramadım; henüz...
Geçen akşam oturduğum yerde iki dizimin birden -ama sadece dizlerimin- istilaya uğrayıp isilik döker gibi kızardığını görünce dedim ki bu sivrisinek hayvanları hakikaten tuhaf.
Behey sinek kardeşim! Madem o elbisenin altından o bacağa ulaştın, homojen çalış biraz, eşitlikçi ol, adaletli ol. Allah bir metre bacak vermiş (söylemesi ayıp biraz uzundur da bacaklarım) ne diye o kemikli dize yığıldın kaldın? Şimdi çıplak bacak bakınca dizlerim kızamık çıkarmış gibi duruyor.
Ama burada sinek cins cins. Mesela bir de ısırdığı yer kabarıp bir hafta inmeyen cinsi var. Böyle parmağını bastırmışsın da izi kalmış gibi kırmızı bir yuvarlak oluşuyor, daha da kalkmıyor yerinden. Ben ki sinek ısırmaması ile övünürüm -meşhur Yunanistan tatilimiz hariç, sayın @obsesifmakinist hatırlar bileğimde çıkan su torbasını- beni bile yiyor bunlar. Düşünün ne kadar açlar!
Bir de tembeller. Valla... Bazıları etrafta o kadar yavaş uçuyor ki resmen "öldür beni!" diye bağırıyor. Ya depresyondalar ya da mazoşistler. Bilemedim.... O yüzden burada elinde elektrikli raketlerle (yok tam anladığınız gibi, tenis raketi düşünün ama tellerinin içinde hafif bir elektrik akımı var- sinek avlayan ve her cızırtıda mutlu olan insanlar görünce yadırgamayın. İçlerinde bir sadist -tamam aletin tasvirinde bakınca biraz sadistçe ama- yatmıyor, sadece kendilerini savunuyorlar, korkmayın.
Kan grubu ile ilgili olduğuna dair rivayetlerle ilgili de bir çift lafım var: bu memlekette tanıdığım insanların hepsinin kan grubu farklı ve hepsi ısırılıyor. Yani tahtadan rivayet uydurmayın.
Neyse hep deniz-kum-güneş anlatacak değiliz ya, bu şekil durumlar da var, bilin istedim.
Esen kalın.
Not: Resim, çocukluğumuzun en iğrenç filmlerinden biri olan Sinek (Fly) filminden, hadi iyi kabuslar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder