Bu sabah uyandığımda duvarda asılıydı:
Sen haklıydın; o doğru insandı. Saçından, kaşından, gözünden bağımsız sözüne ve özüne bağlı olarak doğru insandı. Doğru yerde duruyordu ve doğru sonuçlara varmak için doğru yolu gösteriyordu.
Ben haklıydım; yanlıştı. Zamanlama değil zaman yanlıştı. Belirsizlik ve düzensizlik içinde kıvranmak yanlıştı. Olmayacak dualara amin demeden ta önce, başta el açmak yanlıştı. Bir "t" anında her şey doğru iken başka bir "t" anında her şey yanlıştı.
Formül doğruydu ama sonuç yanlıştı.
Doğruların yanlışları götürmesi gerekirken, yanlışlar doğruları götürüyor; işte bütün mesele bu.
Devrim gibi bir adama karşın hükümet gibi bir kadındı; belki de tam tersi. Kim kimi devirirse idi; hacıyatmaz oldu...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder