19 Nisan 2012 Perşembe

KUTU KOLA



Sevgili Blog,
Epeydir de böyle başlamıyorduk, hadi yine iyisin. Ziyaretçi sayımız 25.000 olsun, senin için parti vereceğim len! İçimden geldi. Mekanı sen seç. Ama öyle dım-tıs, çıstak çıstak çalan mekanları sevmem bilirsin. Bana house mudur, club mıdır ne zıkkımsa onu dinleteceğim diye uğraşan herkese aynı saçma yorumu yaptım: e bunların hepsi aynı şarkı! Valla şahsen ben asla birinciden ikinci şarkıya ne zaman geçildiğini anlayamıyorum. Ayık kafayla tam bir işkence ama ayılmasına zaman olan kafayla da benim fikrim değişmiyor. Tabi sen o zaman "Arif Susam'a mı gitsek" gibi manasız bir fikirle de gelme. Çelik, Bostancı'da bir yerlerde fasıl yapıyor biliyor musun? Hayır bebeğim, kendine değil, böyle sahnede fasıl yapıyor. Düşün Çelik de nasıl değişti. Evet, iğrençti. Bak ben aslında bunları anlatmayacaktım.
Dün ben hayatımda ilk defa diyetisyene gittim. Cümle içinde kullanayım hatta: Ben, diyetitsyen gördüm. Bizim diyetisyenimiz var. İşte kendisi son zamanların bana kendimi en iyi hisettiren insanı oldu. Neredeyse sarılıp öpecektim de hadi dedim, ilk görüşmeden abartamayayım. Kendisinin ölçüp biçmelerine göre bendeniz mükemmel bir orana ve dengeye sahipmişim. Şöyle ki; boyum (bu konuya sonra geleceğiz), yaşım (bilmeyen kaldı mı) ve kilom (ehueheu) arasında ki denge, tamammış. Fazlam yokmuş hatta 900 gram eksiğim varmış. Yağ oranım, kas oranım (o kaslar nerede inanın zerre fikrim yok) gayet muntazammış. Ama asıl bomba şu ki; metobolizma yaşım 16 imiş. On altı lan! Bildiğin ergen genç kız. Ha, vücudumun bazı organlarının zaten ergen genç kız ölçüsünde olduğu tanıdıklarca malumdur ama ne bileyim, gerisi için ben baya umutsuzdum. Alkol var, uyku düzeni karışık, yeme düzeni Allah'a emanet, stres gırla, terk edilmiş, reddedilmiş insan psikolojisi mevcut, ailenin her iki tarafından acayip güçlü hastalıklar nedeniyle birinci dereceden hepsinin taşıyıcısı, yere düşen karpuzu alıp üfleyerek yiyen, yılın sekiz ayı üzerine uzun kollu bir şey giymeyen bu beden; nasıl olmuş ta 16 yaşında kalmış aklım almadı. Akıl yaşın 16 dese, inanmaktan öte döner "baya abarttın en fazla 13 tür" derdim ama adam ciddi. Bir de elime kağıt falan verdi, orada da yazıyor. Resmen ya! İşte ben de dünden beri bunun gazıyla yaşıyorum. Herkesi gömermişim gibi falan geliyor bana. Hatta o kadar ki; o hızla bir orta boy pizzayı yarım litre kolayla güplettim. Mide spazmı geçirebilirim ama olsun, 16 yaşında ki midem bunu da atlatır bence. Kendisi zamanında Çin'de adı konmamış (konan adı da tarafımdan okunamamış) yemekleri atlattı, bu ne ki.
İşte böyle sevgili blog. Ha boy meselesine gelince; adam bana "boyunuz kaç?" deyince ben de pişmiş pişmiş "1,60 falan" dedim. Hiç inandırıcı gelmemiş olacak ki "geç bakalım bir şöyle" deyip beni duvara gönderdi. Sonuç olarak ayakkabısız, çorapsız 1,55 anca varmışım. Yani pigmeyim, hobbitim, kısa Marlboro paketi ve hatta kutu kolayım. Allahtan bacaklarım uzun. Ve güzel. Evet, güzel! Bir itirazın mı var?

2 yorum: